BİR RÜYA MI BU?
“Yâ Nebî, şu hâlime bak!
Nasıl ki bağrı yanar, gün kızınca, sahranın;
Benim de ruhumu yaktıkça yaktı hicranın!
Harîm-i pâkine can atmak istedim durdum;
Gerildi karşıma yıllarca ailem, yurdum.
“Tahammül et!” dediler… Hangi bir zamana kadar?
Ne bitmez olsa tahammül, onun da bir sonu var!
Gözümde tüttü bu andıkça yandığım toprak;
Önümde durmadı artık, ne hânümân, ne ocak…” M.A.E.
Yillardan beri özlemiyle yanıp tutuştuğumuz, yoluna feday-ı can eyleyeceğimiz, alemlerin rahmeti, Allah Teala’ nın biricik sevgilisi…
İşte Medine Ufulklarındayız, Kutlu Mabet Mescid-i Nebevi nasılda parlıyor, alemleri aydınlatırcasına.
Ravza canım ravza…
Bahtiyarlığın en alası olan kutlu yer. Efendiler Efendisi sukun veriyor buradan tüm aleme. Yanında Cennetü’ül Baki mezerlığı binlerce asr-ı saadet şahidi…
Aman Allah’ ın insan ne kadar da heyecanlanıyor Peygamberine yaklaştıkça. Çok değişik bir duygu…
İşte şurası Peygamberimin gezdiği yer. Şu bahçe onun bahçesi. Şurası Hz. Eba Bekr’ in evi. Öbür taraf Hz. Ömer’ in mekanı. Osman, Ali, Bilal, Selman, Zeyd… Hepsi de buradalar. Kimisi sefer hazırlığında, kimisi hizmet peşinde. Kimisi de ezan okuyor tüm müminlere sesleniyor; “Haydin feleha!” diyerek…
Peygamberimizin on dört gün kaldığı ve ilk cematle namaz kıldırdığı Mescid-i Kuba, Müminlerin ilk defa Beytullah’ a doğru dönerek ibadet ettikleri Kıbleteyn Mescidi…
Bak burada Uhut var.
Filizlenmiş müminleri talan etme gayretinin vuku bulduğu yer. Şurası Okçular Tepesi. Resülullahı dinlememenin korkunç sonuçlarının alındığı, belki de Hz. Hamza’ nın vefatına sebep olunduğu, onlarca sahabenin şehit edildiği, Yüce Nebi’ nin yaralandığı yer…
İlerisi Hendek…
Şerlilerin heveslerinin kursaklarında kaldığı hendek.
Bak burası da Rasulullah’ ın Medine’ ye giriş yaptığı yer.
Yesripliler’ in “Ay doğdu üzerimize veda tepelerinden…” şarkılarını en hevesli söyledikleri ve en güzel karşılamanın yapıldığı mekan. Efendimizin misafir olduğu Eba Eyyüp El Ensari’ nin evi de şuradaydı.
Bu yol Mekke yolu. Peygamberimizin o çok sevdiği ve bir zaman göz yaşlarıyla çıkarıldığı ancak “Mekke bir gün mutlaka döneceğim…!” dediği kutlu beldeye gider.
Bak şu dağlar, tepeler, kum ovaları… Hepsi de şahittir Resulullah’a…
Mekke…
İmanın ve Resulullah’ ın doğduğu Emin Belde. Hz. İbrahim’ in duasıyle bereketlenen dünyanın merkezi Mescid-i Haram.
Beytullah… Aman Allah’ ın ne kadar da büyüleyici. Şaşasız ama büyüklüğü/heybeti tariflere sığmaz. Asırlardır başta Peygamberimiz olmak üzere tüm müminlerin Rablerine ibadet ederken döndükleri, her şeyin emniyette olduğu, güzelliğin, sekinetin, kardeşliğin tavan yaptığı, duaların kabul buyrulduğu mekan.
Peygamberimizin yüz sürdüğü Hacer-ül Esvet. Müminler sırada bir saniyelik an için neler feda edilmez ki? Dillerde dualar, gönüllerde zikirler, gözlerde yaşlar; Müminler tavafta…
Hacer Validemizin biricik yavrusuna su ararken koştuğu Safa ve Merve Tepeleri… Ve Rabbimizin başta İsmail’ e sonra da tüm kullarına doya doya içmeleri için bahşeylediği Zem Zem Suyu…
Bak bu beldeyi çepeçevre saran Faran Dağları. Şurada Efendimizin doğduğu evin kenarındaki dağ ise Ebu Kubeys Dağı. Peygamberimiz çocukken Amine Annemiz’ in, bazen de dedesi Abdulmuttalip’ in elinden tutarak buralarda dolaşırdı.
Şurada Kabe’ ye doğru secde eder gibi duran dağ Nur Dağıdır. Hayal edebiliyor musun, Yüce Peygamberin buraya çıkışını, günlerce orada kalıp düşünmesini, Kabe’ yi seyretmesini, Hatice Annemiz’ in ona erzak getirmesini…
Az mesafede Sevr Mağarası. Efendimiz’ in mecburen terkettiği ama geri gelmek üzere giderken saklandığı yüksek mağara…
Görebiliyor musun Eba Bekri. Ve onun çocuklarını… Saklanan iki Yüce insana azık götürüp, haber verdikleri o küçük sahabeleri… Hayal edebilir misin onlardaki cesareti ve özveriyi?
Kavuran sıcaklığa ve ölümcül düşmanlığa rağmen can pahasına o tepelerde gezmeleri ne anlatıyor bizlere?
Burası da Hudeybiye işte. Bir ağacın altında Rıdvan Beyatı’ nın alındığı, Müslümanlar’ ın devlet olarak tanındığı, Fetih Suresiyle Feth-i Mübin’ in müjdelendiği, en bahtiyar insanların hazır bulunduğu güzel mekan…
Bir rüya mı bu? Dünyada iken görülen en güzel rüya olsa gerek. Rabbim tüm müminlere umre/hac yaparak bu güzellikleri yaşamayı nasip eylesin.
Abdulbaki MURAT
15.02.2013
Allah kabul etsin Abdullah bey..Rabbim bütün arzu eden müslümanlara the nasip eder inşallah..saygı ve selamlar…