
AKINCILAR KÖYÜ
Akıncılar Köyü, ilçeye 2 km. uzaklıktadır. Gölün hemen doğusunda yer alır. İsim değerlendirilirken “Delil-Ispat” anlamı üzerinde çok durulmuştur. Fakat bunun doğru olmadığını artık biliyoruz. Çünkü Kanuni Sultan Süleyman döneminde köy “Delüler” olarak kayıtlarda geçmektedir. Delüler, deli, divane gibi anlamlara gelmekle birlikte başka bir anlamı daha vardır. Osmanlı Devleti’nin askeri örgütlenmesinde, Eyaletlerden gelen birliklerde vardır. Bu birliklerin arasında “Deliler” adı verilen, iri yarı, yiğitlik ve cesaretiyle ünlü olup, akıncılar gibi hafif süvari kuvveti biçiminde, aynı silahlara sahip (silahları; zırhlı göğüslük, mızrak, kalkan, atların eğerine takılı başı topuzlu bir bozdoğandan oluşurdu.) bir örgüttü ki, düşmana korkusuzca saldırmaları ve gözlerini budaktan esirgememeleri dolayısıyla Deli olarak adlandırılmışlardır. Deliler sancakbeyi ve beylerbeyinin emrinde olup çoğunluğu Türklerden oluşmuştur. Bu köyün ismi 2006 senesinde “Akıncılar” olarak değiştirilmiştir.
Yeniçağa Gölü’nün kuruması, suyun çekilmesi ile ortaya çıkan alanda kurulmuştur. Köyün tarihi eski olmakla beraber, yerleşim yeri olarak tarihi çok eskiye dayanmaz. Köy daha önce, yaylasının olduğu yer civarında iken, daha sonra buraya taşınmıştır. 1530 tarihli Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri’ndeki haritada köy, Dörtdivan ile Yeniçağa arasında, Dörtdivan’a yakın bir yerde, şimdiki yaylasının doğusunda gösterilmiştir.[1] Bu da köyün önceden şimdi olduğu yerde olmadığının bir kanıtıdır. Buna diğer bir kanıtta; köy çok eski yıllardan beri mevcut olmakla birlikte, köyde hiçbir tarihi eserin olmamasıdır.
Köyün içinde ve civarında tarihi eser özelliği taşıyan malzemeye rastlanmamıştır. Deliler Köyü hem bir köy hem de divan olarak geçmektedir. Bugün bir köy olan Şahnalar ismi 1530’da Deliler Divanı’nda görünmektedir. Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri’nde “Delüler Divanında Şahnalar Oğlanlarının yerleri hisseden vakıftır.” İfadesi bulunmaktadır. Bu ifadeden Şahnalar oğullarının en azından Delüler Divanı içinde olduğunu anlıyoruz. Deliler Köyü’nün bu tarihte Dörtdivan tarafında olduğunu hatırlatalım. Deliler Köyü, eski konumunda Şahnalar Köyü’nün olduğu yere daha yakın idi.
Deliler Köyü, 1845 Temettuat kayıtlarında 11 hanedir. Hane sayısına göre nüfusu yaklaşık 50–60 arasındadır. Köyün 1845 yılı yıllık geliri 14461 guruştur. Ödediği vergi 5500 guruş, aşar vergisi 518 guruştur. Hane başına 1315 guruş geliri vardır.
Köyün en varlıklı olanları Delimehmedoğlu Mehmed ile Kadıoğlu Mehmed’dir. Delimehmedoğlu Mehmed aynı zamanda Çağa nahiyesininde en zenginlerinden birisidir. Mal varlığı şu şekildedir: 43 tane büyük ve küçükbaş hayvan, 8 kovan arı, 8 dönüm çayır, toplam yıllık geliri 3857 guruştur.
Kadıoğlu Mehmed’in 41 adet küçük ve büyük baş hayvanı 1 kovan arısı, 6 dönüm çayırı, toplam 2994 guruş yıllık geliri vardır. Kadıoğlu Mehmed’in birde tarihi yanı vardır. Kadıoğlu Mehmed, cinnet geçirmesi sonucunda karısı tarafından balta ile öldürülmüştür. Bu olay başkent İstanbul’a kadar duyulmuş, kadın deli olup olmadığının anlaşılması için İstanbul’da muayene edilmiş ve deli olduğuna karar verilmiştir. İşte Temettuat Defterinde kayıtlarına rastladığımız Kadıoğlu Mehmed budur. Bu kayıtlar çıkarılırken henüz hayattadır.
Bu köyde birde topçu askeri komutanlığı yapmış olan bir kişi vardır. Bunun adı da Kadıoğlu Durmuş’tur.
Deliler Köyü’nün Abdülmecid döneminde yaşayan sülaleler şunlardır: Hamzaoğlu, Delimehmedoğlu, Kadıoğlu, Karaalioğlu, Kaba Haliloğlu, İmamoğlu, Kemaloğlu.
Harika güzel bir çalışma tebrikler başarılar