Sevda Özkara: Eski bayramların güzel oluşu birlikte yaşadığımız hatıraların güzelliğindendir.
Her geçen gün bir diğerini aratır oldu. Eski bayramlar daha güzel zevkli geçiyordu. Çocukluğumuzda mutlu mesut olurduk bayramlarda. Kalabalıklar halindeki bayramlaşma şeklimiz senfonik bir tören gibi olurdu.
Hele bayram alışverişlerimiz her bayram kırmızı rugan en parlağından alınırdı. Kırmızı çiçekli kabarık elbiselerimizle tam bir bayram çocuğu olurduk. Sabahın ilk erken saatlerinde kalkar büyüklerimizin elini öper harçlıklarımızı aldığımız gibi sokaklara fırlar koşardık. Leblebi tozu horoz şekeri, jelatini parlak çikolatalardan yanında gazoz alıp afiyetle yerdik.
Akşam olduğunda karanlığa aldırmadan saklambaç oynar düşe kalka kanayan dizlerimizle ağlayarak annelerimize koşar bir güzel azar işitirdik. Sonra Adilen Naşit’in masallarıyla “kuzucuk” olur uykumuza dalardık.
KURBAN BAYRAMI LEZZETLİ ETLİ PİLAV İLE EV BAKLAVASI YENİLEN SOSYALLEŞMENİN SAĞLANDIĞI KEYİFLİ GÜNLERDİR
Tabii sadece çocukluğumuzun aile ve mahalle içinde gecen güzel anıları bunlarla da sınırlı değildi.
Mahallede varlıklı kişilerin kestiği kurbanlar belki de senede bir kez et yemek kısmetini tanırdı bazı komşulara…
Evlerde sofralar hiç kalkmaz türlü çeşit et yemeği yanında sofralarda dumanı üstünde pilavlar ve ev baklavaları hiç eksik olmazdı… Tabii çok daha önceleri elektriğin olmadığı zamanlarda dikkate alıntdığında yapılan kavurmalar ile etin saklanması ve sonraki zamanlarda tüketilmesi sağlanırdı.
Evlerde yediğimiz kavurma pilav ve ev baklavasını aynı lezzette üretip satan bir lokanta olsa her halde devamlı müşterisi olurdum bu mekanın.
Bayramlar ve özellikle Kurban Bayramı yardımlaşma ve sosyalleşmenin en önemli günleridir halen..
KURBAN BAYRAMINDA KENTTEN KÖY VE MEZRALARA AKAN PARALAR EKONOMİK DENGE VE HUZURU SAĞLIYOR
Kurban kesimine karşı olan bir takım çevreler olsa bile biliyoruz ki herkes en çok kırmızı eti ve hatta dana etini seviyor ve o ürünleri tüketiyor… Yani “Hayvan kesmeyelim, kan akıyor, ayıp oluyor bize yakışmıyor” diyenler bile öncelikle etli ürün satan yemek mekanlarını tercih eder ve dana etinden yapılan döner, iskender, hamburger yada köfteyi afiyetle yiyorlar.. İstisnalar olsa da istatistikler böyle diyor.
Kurban Bayramı bir dini sorumluluk olmak yanında kırsal alanda köy ve mezralarımızda yetiştirilen hayvanların senede bir kez satılmasını tarım ve hayvancılık alanında çok önemli bir ekonomik değer oluşturur aynı zamanda. Vatandaşın cebinde para varsa kurbanlıklar rayiç bedelden satın alınıp kesilmiş ve dağıtılmış ise memlekette top yekun bir huzur oluşmuştur o vakit. Kentten köye tarım ve hayvancılık alanlarına doğru para akışı olunca ekonomik ve huzur dengesi de sağlanmış oluyor böylece.
ESKİ BAYRAMLARI EN ÇOK DA SEVDİKLERİMİZLE GEÇİRDİĞİMİZ GÜZEL GÜNLERİN HATIRASI İÇİN ÖZLERİZ
Şimdi ben dahil herkes de bir “eski bayramla ne kadar da güzeldi” muhabbeti var ya… Bu muhabbet hep vardır ve bundan sonrada var olacaktır. Çünkü insandaki geçmişe özlem ve belli bir yaştan sonra hatıralar ve eski dost ve dostlukları arama isteği daha da yükselir.. Onun için siz siz olun yaşadığımız bu bayram günleri ve özel günlerin kıymetini iyi bilin ve anlayın ve hatta doya doya yaşayın. Sonra bizim gibi çok arar çok özlersiniz bu bayram günlerini..
Sevgi, sağlık, bolluk ve huzurla dost ve sevdiklerinizle bayram tadında yıllar dilerim hepinize..
Sevda Özkara Eğitmen Aşçı
27 Ekim 2012 Ankara