Evlilik ve Aile
Resulullah(ona selam olsun) şöyle buyurdu:
“Eşinizde hoşlanmadığınız bir hal varsa, hoşlandığınız pek çok hali vardır!”
“Sizin en hayırlı olanınız, ailesine en iyi olanınızdır. Ben de aileme iyi olanınızım.”
Hamd Âlemlerin Rabbi olan Bizi Yoktan Var eden, Varlığından haberdar eden, Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa(ona selam olsun)’e Ümmet eden Allaha Mahsustur. Efendimiz Hz Muhammed’e ve ashabına Salât ve selamlar olsun.
İçinizden, kendileriyle huzura kavuşacağınız eşler yaratıp; aranızda muhabbet ve rahmet var etmesi, O’nun varlığının belgelerindendir. Bunlarda, düşünen millet için dersler vardır.( Rum suresi 21. Ayeti kerime)
Bizi bizden daha iyi tanıyan ve bilen yüce Rabbimiz bu ayeti kerimede eşleri Huzura kavuşmamız için bizlere nasip ettiğini ve aramızda sevgi,muhabbet ve rahmet ihsan ettiğini Kuranı Kerimde bildiriyor. Modern çağın, gittikçe büyüyen en önemli sorunlarından biri de aile kurumunun git gide zayıflamasıdır. Daha önceleri batı dünyasında karşımıza çıkan aileyi temelinden sarsan yıkan tehlikeler(fuhuş,içki,kumar,aşağılama vs.) bugün bizim toplumumuzda da ne yazık ki göz ardı edilemeyecek seviyelere ulaşmıştır.Bunun sonucunda toplumda boşanmaların hız ile arttığını ve aile yapısının bozulduğunu Ailelerin dağıldığını çocukların ortada kalıp ileride sorunlu bireyler olduklarını müşahede etmekteyiz.
Yüce kitabımızda Yüce yaratıcımız bizlere, bütün insanlığın, aile kurumu sayesinde gelişip çoğaldığını bildirmektedir.
Aile geçmişten bugüne dek sorun çözme kabiliyeti olan, tüm aile bireyleri arasında güçlü ilişkilerin kurulduğu, sosyal çevresiyle (aile büyükleri, akraba, komşu vb.) sağlıklı iletişimin var olduğu bir nitelikle anılmıştır.
Aile bireyleri arasında anlayış ve hoşgörü, saygı, sadakat, sorumluluk ve inanç birliği ana ortaklarımızdandır. Peygamber Efendimiz’in(ona selam olsun) “Eşinizde hoşlanmadığınız bir hal varsa, hoşlandığınız pek çok hali vardır!” buyurarak bize bu yaklaşımı en açık bir şekilde tavsiye etmektedir. Bu bakış açısıyla; eşinize muhabbetinizi iletemediğiniz hoşlanmadığınız hallerle uğraşmak yerine, eşinizde fazlaca bulunan hoşlandığınız halleri görerek, bu halleri fırsat bilip değerlendirerek gönül dünyanızı tatmin edecek sevgi köprüsü sağlam temellere oturtmak her eşin görevi olsa gerek.
Aile insanlık için büyük amaçlara hizmet vermiş olmasından dolayıdır ki her çağda ve bütün toplumlarda en önemli ve geçerli bir kurum olmuştur.
Bu amaçların birkaçını şöyle sıralayabiliriz:
İslâm âlimlerine göre, ailenin birinci gayesi ve hikmeti, çocuk yetiştirmek, böylece insan soyunun yaşamasını sağlamaktır. Onun için Hz. Peygamber(ona selam olsun) “Nikâh benim sünnetimdir. Benim sünnetimden yüz çeviren benden yüz çevirmiş olur” buyurmuştur. (İbn Mâce, Nikâh, 1)
Çocukların evlenene kadar anne ve babaları ile yaşadığı toplumumuzda aile, çocukların bakımı ve yetiştirilmesi, kültürel kimliğin, ahlaki değerlerin, tarihsel ve toplumsal bilincin aktarılması gibi önemli işlevler üstlenmektedir. Çocukların beslenmesi, korunması, eğitimi, ruh ve beden sağlığı için temel kurum ailedir. Bu sebeple dinimizde çocuğun doğumundan evlenip aile kurmasına kadar her türlü ihtiyaçlarının karşılanması için ebeveyne görevler verilmiştir.
Eğitimciler aileyi ilk ve en etkili eğitim kurumu kabul ederler. Ailenin bu işlevi, toplumun ahlâk ve hukuk düzenine de büyük bir hizmettir. Nitekim Hz. Peygamber(ona selam olsun), “Hiçbir baba, çocuğuna iyi ve faydalı eğitimden daha değerli bir miras bırakamaz” buyurmuştur. (İbn Hanbel, Müsned, III, 412)
Kuşkusuz çocuğa bu “değerli miras”ı, yani eğitimi en iyi ailesi verir. Aile yuvasından yoksun bırakılan çocukların eğitim-öğretiminde, hatta ahlâk ve ruh sağlığında ciddi problemlerle karşılaşıldığını biliyoruz. Bir üniversitemizin yaptığı araştırmaya göre, suça itilen çocukların yarıya yakını parçalanmış aile çocuklarıdır. Keza, sokak çocuklarının yüzde 82’sinin parçalanmış aile çocukları olduğu biliniyor.
Aile mutluluğunun, karı-koca için olduğu kadar, çocukların ruh sağlığı ve ahlâk terbiyesi için son derece faydalı olduğu bilimsel çalışmalarla kanıtlanmıştır.
Nihayet aile yuvası, insanların iffetini, namusunu koruyan bir ahlâk kurumudur, evlilik ve aile toplumun ahlâk sigortasıdır. Onun içindir ki Yüce Rabbimiz ve Sevgili Peygamberimiz(ona selam olsun) evlenmeyi teşvik etmiş, evlenmenin kolaylaştırılmasını istemiştir.(Buhârî, Savm, 10)
Şüphesiz her anne baba, çocuğunun mürüvvetini görmek ister.
Ancak bunu istemek yetmiyor. Kriterlerini iyice belirlemek şartıyla en uygun zamanda işi hızlandırmak gerekiyor. Dostlara da bu konuda önemli görevler düşüyor. Birbirine denk olarak gördüğü gençleri, meşru yollarla buluşturarak ailenin temelini atmalıdırlar.
Dost çevrelerinden bazılarının sütten ağzı yananlar olabilir. Daha önce evlenmelerine aracılık yaptığı bazı kimselerin, yaşadığı olumsuzlukları, buna vesile olanların üzerine atarak beddualar yağdırdığı olabilir. Ancak bu noktada önemli olan kişinin bu konuda samimi ve dürüstçe bir aracılık yapıp yapmadığıdır. Bu noktada aracılık yapmak elbette risklidir. Ancak aracı, tavsiye ettiği şahsı değişik yönleriyle araştırmalı, eksi ve artılarını paylaşmalıdır. Bildiği herhangi bir şeyi de gizlememelidir. Bunları yaptıktan sonra gerisi Allah’a tevekküldür.
Netice itibariyle gençler, geç evlenmeye heves etmemelidirler.
Hayata olumlu bakarak, gelişmeleri olumlu düşünerek en güzel ve mutlu günlere kavuşmalıdır.
Filozof Sokrates ne demiş: “Evlenin gençler evlenin! Karınız iyiyse mutlu, değilse filozof olursunuz.”
Peygamber Efendimiz de: “Ey gençler topluluğu! İçinizden evlenmeğe gücü yetenler evlensin. Çünkü bu gözü haramdan korur, iffetli kalmaya yardımcı olur.” Buyurmuştur.
Şüphesiz bekarları evlendirme konusunda en büyük görev ailelere düşmektedir. Kur’an-ı Kerimde Rabbimiz ebeveynlere “Bekar olanlarınızı evlendirin” buyurmaktadır.Tüketimin alabildiğine arttığı günümüzde ne yazık ki Altın,bilezik,lüks eşyalar,ailelerin birbirinden bitmek tükenmek bilmeyen istekleri yüzünden gençlerimiz evlenememekte veya evlenmeleri güçleşmektedir hatta bir iki altın veya bilezik için seven gençler aileler tarafından birbirlerinden ayırılmaktadırlar.Hediye tabii ki gereklidir. Ancak bu hediyeler aileleri aşırı borca ve haram olan faiz ve israfa düşürmemelidir.Bu konuda Aileler her yönden güçleri nisbetince birbirlerine yardımcı olmalıdırlar. Mobilya, Beyaz eşya,Takı vs. masraflar sadece Erkek tarafına yıkılmamalı Kız tarafı da bu masraflara gücü nisbetince ortak olmalıdır.Evliliklerimiz kesinlikle maddiyata dayanmamalıdır.Bu sebepledir ki Hz. Mevlânamız “Güzelliğine güvenme bir sivilce yeter, malına güvenme bir kıvılcım yeter. Rabbine güven “O” herşeye yeter.”
Evlilik konusunda şunu da belirtmek isterim ki
Ya Belediyeler evlenmek isteyen gençlerin temel ihtiyaçlarını ve düğün masraflarını karşılamalı ya da Hükümetler evliliğe teşvik amacı ile evlenen gençlere uzun vadeli Faizsiz kredi imkanları sunmalı ki gençliğin ahlakı ve geleceğimiz teminat altına alınsın.(Bolu Belediye Başkanlığımıza bu konuda müteşekkiriz ancak bu daha da geliştirilmeli)
Aile kurumumuzun bu ülkenin geleceğini düşünen herkes için vazgeçilmez öncelikte olduğu inancından hareketle bu haftanın anlamlı ve verimli geçmesini Cenabı Haktan dilerim. Uluslararası Aile Haftası ve 15 Mayıs Aile Günü’nün toplumun tüm kesimlerinin aile konusunda bilinçlendirilmesi, ailenin güçlendirilmesi ve korunması konusunda yapılacaklara vesile olması temennisiyle, herkesi işbirliği ve dayanışmaya davet ediyor, tüm ailelere mutlu ve sağlıklı yarınlar diliyorum.
BU HADİSİ ŞERİF VE AYETLER SAYFANIN UYGUN YERLERİNE YAYILIP YAZILABİLİR ÖNCELİK SIRASINI * İŞARETİ İLE BELİRTECEĞİM)
“Evlenmek benim sünnetimdir. Her kim benim sünnetimle amel etmezse benden değildir. Evleniniz, zira ben diğer ümmetlere karşı sizin çokluğunuzla övünürüm.” (Hz Muhammed a.s) ***
——————–
“Her kim Allah için evlenir ve Allah için birini evlendirirse Allah’ın dostluğuna layıktır.” (Hz Muhammed a.s) **
————
“Evlenmek benim sünnetimdir.
Her kim benim sünnetimle amel etmezse benden değildir.” (Hz Muhammed a.s) ***
“Bekarlarınızı evlendirin, zira bu işle Allah onların ahlakını güzelleştirir, rızıklarını artırır ve mürüvvetlerini çoğaltır.” (Hz Muhammed a.s) *****
Ey insanlar! Biz sizi bir erkekle bir kadından yarattık. Birbirinizi tanıyıp sahip çıkmanız için milletlere, sülâlelere ayırdık. Şunu unutmayın ki Allah’ın nazarında en değerli, en üstün olanınız, takvâda (Allah’ı sayıp haramlardan sakınmada) en ileri olandır. Muhakkak ki Allah her şeyi mükemmelen bilir, her şeyden hakkıyla haberdardır. Hucurat suresi 13. Ayeti kerime) *******
Erhan ARSLAN İMAM VE HATİP
22.04.2013