Tanju Özcan Türkiye gündemini sarstı.
Tanju Özcan konuşmasında
CHP Bolu Milletvekili Sayın Tanju ÖZCAN’ın 10.04.2013 Çarşamba günü TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşma…
Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri;
Ben de yasa tasarısının birinci bölümü üzerinde şahsım adına düşüncelerimi ifade etmek için söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Arkadaşlar, müteaddit defalar sözcüler ifade etti, muhalefet sözcüleri. Şunu söylediler, bu net artık: “Bu tasarı Hükûmetin kendi tasarısı değil. Bu tasarı İmralı’da yapılan görüşmelerin tezahürü olarak bugün buraya geldi.” Bunu hepiniz kabul edin, en azından vatandaşı bu noktada kandırmayın.
Bakın, ben başka bir konuya gireceğim için kısa geçiyorum. Konuşmam bittikten sonra Sayın Elitaş’ın masasının üzerine 3 tane resim bırakacağım, yakından bakarsınız. Sadece kimlerle yol yürüdüğünüzü görmeniz açısından, belki fikrinizin değişmesi bakımından etkili olur düşüncesiyle bu resimleri Sayın Elitaş’ın masasının üzerine bırakacağım. AKP milletvekillerinin bunu, bu resimleri yakından incelemesini istiyorum. Kimlerle yol yürüdüğünüzü, kimlerle yol yürütüldüğünüzü görmeniz açısından bunu istiyorum.
Bir de şunu söylüyorlar, diyorlar ki: “Cumhuriyet Halk Partisi bu konuda neden sessiz?” Dün Sayın Genel Başkanımız net olarak anlattı. Biz bu konuda sessiz falan değiliz. Söyleyeceğimiz her şeyi makul, orta zekâlı bir vatandaşın anlayabileceği şekilde söylüyoruz.
Söylediğimiz şu: Siz teröristlerle iş tutuyorsunuz, siz teröristlerle aynı yolda yürüyorsunuz. “Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz hiçbir zaman teröristleri muhatap alıp, karşımıza oturtup, adam yerine koyup bu sorunu teröristlerle müzakere etmeyiz.” diyoruz. Bunu bütün parti sözcülerimiz söyledi, Genel Başkanımız da dün grup konuşmasında ifade etti. Artık düşün yakamızdan, Cumhuriyet Halk Partisi sizinle aynı yolda yürümeyecek değerli AKP milletvekilleri. (CHP sıralarından alkışlar)
Sayın milletvekilleri, önemli bir konuyu, önemli bir iddiayı dile getirmek istiyorum buradan: Bakın, parti sözcülerimiz anlattılar. Pazartesi günü Silivri’de açıkça faşist bir uygulama yapıldı, faşist bir uygulamaya imza atıldı yeniden.
Arkadaşlar, bu Ergenekon davasını arkadaşlarımız anlattı, ben içeriğine girmiyorum ama bu Ergenekon davasının bir de gizli tanık boyutu var.
Bakın, çok önemli bir iddia dillendireceğim: Geçenlerde, bu devlette önemli görevlerde bulunmuş olan birisi benim kulağıma bir şey fısıldadı, doğru olmamasını temenni ediyorum. Dedi ki: “Tanju Bey, Ergenekon davasının gizli tanıklarından bir tanesinin eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt olduğunu ve bu gizli tanıklık pazarlığının Dolmabahçe’de yapılan o malum görüşmede yapıldığını biliyor musun?”
Arkadaşlar, insanlar buna inanmak istemiyor bazen ama ben size iki tane somut örnek vereceğim. Bakın, Yaşar Büyükanıt’a Hükûmet olarak ekstra güvenceler sağladınız. Mesela bunlardan biri ne? Şu meşhur İnternet Andıcı davası, Ergenekon davasıyla birleşti. Davanın konusu ne? Açılmış olan İnternet siteleri. İnternet sitesini açan kim? Açan, Yaşar Büyükanıt. Kapatan kim? İlker Başbuğ. Peki, yargılanan kim sanık olarak? İlker Başbuğ. Bu nasıl yaman bir çelişkidir?
Devam ediyorum, bir konu daha var arkadaşlar. Hükûmete 2007’de muhtırayı veren kim? Yaşar Büyükanıt. Peki, şu anda yargılananlar kim? Yaşar Büyükanıt’ın astları. Yaşar
Büyükanıt’a ne verildi karşılığında? Sanık payesi bile verilemedi, şüpheli payesi bile verilemedi, at nalı büyüklüğünde bir hizmet madalyası verildi kendisine.
Şimdi, arkadaşlar, şöyle bir düşünün, bazı güvenceler karşılığında Yaşar Büyükanıt gizli tanıklığı kabul etti mi, etmedi mi? Bakın, bugün orduda soruşturma geçirmeyen üst rütbeli tek subay kalmadı. Kim kaldı sadece? Bu ülkede yakın tarihte Genelkurmay Başkanlığı yapmış olan Yaşar Büyükanıt kaldı. Peki, Yaşar Büyükanıt neden soruşturulamıyor? Sayın Başbakan tarafından kendisine Dolmabahçe’de “Aramızda kalacak.” denilen konuşmada “Gizli tanıklık karşılığında senin hakkında soruşturma dahi yürütülmeyecek.” garantisi verildi mi, verilmedi mi? Ben bunu soruyorum. Yaşar Büyükanıt eğer şerefli bir subaysa bu iddia karşısında sessiz kalmaz. Orada yatan arkadaşları var, Türk subayları var. En azından onların vicdanı rahat etsin diye çıkıp açıkça şunu söyler: “Ben kesinlikle Ergenekon davasında gizli tanık değilim, bu bir iftiradır.” der. Eğer Yaşar Büyükanıt bu iddiaya karşı, Türkiye Büyük Millet Meclisinden dile getirdiğim bu iddiaya karşı sessiz kalırsa gizli tanık olduğunu kabul etmiş olacaktır diyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Tanju Özcan