YAŞAM??
Kapılıp gitmek yaşamın amansız seline. Umut etmek, beklemek, acı çekmek, yalan da olsa mutluyum demek, insanları bilmek onlara takılmak ve bir zaman insanlıktan insanlığından nefret etmek.
Ya da bir insan yaratmak düşünde tanıdığın insanların pozitifliğini alarak. Süslemek onu hoş mucizelerle ve duygu aşılamak ona.. Düşünmeyi korkuyu sevgiyi ve aşkı yüklemek ona…Geleceği düşünüp boş kürekleri atarak kollarınla kulaç atmak ilerlemek dolu dolu.
Amacının yittiğini kestirdiğinde yeni amaç edinmek .. Kendini bıraksan da ideal denilen merdivenin basamaklarına tırmanmak ya da öyle hissetmek.. Ya da kendiliğinden olagelen olaylarda kendini bulmak. Hoş sürprizlerin karşılandığı merasim töreninde acıyla haykırmak.
Ve hayatın acımasız yönlerini görmeden, yaşamının devamında acımasızlığı kendin yaratmak.. Bir zaman koklamaktan tiksindiğin gülü başkasına zorla ,hunharca , sadistçe koklatmak.. Ve insanları zedelemek onlara yaklaşmak için .. Sonuçta hayattan zevk almak. İnsanların kanayan yarasına tuz basarak prangalar dahilinde duygularını körelterek mutlu olmak .. Ve zamanı gelince de tek nefes olmaya özenmek… Bu mudur yaşam?
"Yaşamak sevmek gibi gönülden olsun, Olursa bir şikayet ölümden olsun" Cahit Sıtkı Tarancı'nın dediği gibi… Yaşamak sevmekle doğru orantılıdır…Sevdiğin ve sevildiğin kadar güzeldir yaşamak…kaleminize sağlık Funda hn.ailemize hoşgeldiniz…