Aşçılık Mesleği ve Geleceği
Bolu Postasından sevgili Bolulu hemşerilerime ve çok değerli meslektaşlarıma seslenmek istiyorum.
Aslında söyleyeceklerimiz tüm memleketimizi de ilgilendiren bir sorun. Aşçılarımızın federasyonu ve derneklerinin kopukluğundan gittikçe de saygınlığını yitirdiğini görmekteyiz. Yeterince Türk mutfağına yöresel yemeklerimize değinilmediği ortadadır. Meslektaşlarımızın yalnız bırakılıyor ve çok genç arkadaşlarımız etkinliklerden haberdar edilmiyor.
Sponsor firmaların desteklerine rağmen aşçı derneklerimizin çalışmalarında ağır kaldığı faal olamadıkları yapılan etkinliklerde taraf olunduğunu yandaşlık kayırmaca jüri olarak tayin edilen kişilerin ne kadar profesyonel oldukları görülmeden yapılan fuar etkinlikleri düzenlenmektedir.
Görsel olarak canlarıyla başlarıyla uzun yollardan gelerek, yarışma heyecanıyla gelen genç aşçı adaylarına gösterilen yönetimle de genç aşçı adaylarının şevklerinin kırılmasına neden olmaktadır.
Seyirciler açısından da kimin yarıştığı kimin ne yaptığını göremeyen seyir zevki değil de görüntü kirliliği şeklinde görülen yarışma alanı hiç Antalya’mıza yakışmadığını şikayetleri de çok olmakdadır.
Organizasyonların şeffaf, hak edene emeğinin karşılığı olan başarı ödülünü hak edene vermeleri gerekir.
Tüm aşçılar federasyonunun uzman, profesyonel, tarafsız disiplinli denetleyici gözlemleyici bir yönetim göstermelidir.
Dernek yönetimlerinin de sorumluluklarını yerine getirmeleri, daha çok üye sponsor faaliyetler göstermeler etkin olabilmeleri gerekmektedir.
Bu işin gönül birliği ile yürütülmesi gerekir. Federasyonun aşçı eğitimine bütçe ayırarak sponsorlar aracılığıyla desteklendiği aşçı eğitimlerine yeterince değinilmediği konuşulmaktadır.
Ülkemizin de turizm ülkesi olması dolayısıyla yetişmiş kalifiye elaman açığımızın giderilemediği de görülmekte ve konuşulmaktadır.
Turizm işletmelerindeki dengesiz bütçe dağılımı, çalışma saatlerinin uzunluğu ve emeğinin karşılığını alamadıkları görülmektedir.
Aşçı sivil toplum kuruluşlarının, derneklerinin ve federasyonun bu haksızlıkların üzerinde durmadığı, görülmezden geldiği konuşulmaktadır.
Burada öncelikle şunu belirtmek isterim . Söylemlerim kimseyi karalamak amaçlı değildir. Turizme sağlıklı hizmet etmek ve turizm çalışanına karşı duyarlı olmaktır.
Eğitimli kalifiye elaman yetiştirmek için aşçılık mesleğine gönül veren çok değerli geleceğimiz olan gençlerimize gelecekte de güzel bir ortam hazırlamak gerekir.
Türk mutfağının değerini koruyacak, yeniliklere açık, eğitimli, üzerine giydiği aşçı üniformasıyla alnı acık ufku geniş genç bir nesil yetiştirilerek geleceğe bakmalıyız.
Doğru yolda yürüyen saygın mesleğimize yakışır şefler yetiştirilmesi dileğimle
Saygılar sunarım
Muzaffer Yılmaz