OKULLAR TATİL….! YA ÇOCUKLAR , YA DA AİLELER BUNA HAZIR MI??
Milyonlarca çocuk Cuma günü tatile giriyor. Çocuklar için sevindirici bir durumken, aileler düşüncelerin en karmaşasını yaşamaktalar. Okula giderken çocuklar, ailelerin de plan ve programları vardı. Ve bu planları takır takır işliyordu . Bakıcısı veya etüt merkezleri can simitleriydi belki de. Çocuklar şen, aileler düşünceli durumdalar.
Çocuklar karnelerini aldıklarında ki; Durumu değerlendirelim önce: Karnelerinde zayıf not varsa, nedenini araştıralım. Bilim adamları ve öğretmenlerinden yardım alalım. Neden olan olayları, çocuğumuzla gidermeye çalışalım. Yaklaşımlarımız ipek kadar yumuşak, arkadaş kadar sıcak olmalı. Gülen yüzümüzü göstererek konuşalım. Kesinlikle kardeşleri, arkadaşları ile kıyas etmeyelim ki; çocuğumuzu derin kuyularda aramayalım sonra.
Aile içi farkındalığı hissettirmeden, kitap okuma saatleri koyalım ve tüm aile bireyleri ile birlikte okumanın zevkini tatlandıralım. Okuyacağı kitapları kendilerinin seçmesine fırsat tanıyalım.
Etüt Merkezleri bu yıl dershanelerin belirsizliği yüzünden iyi hazırlanmış olmalılar. Uygun olan Etüt Merkezlerine gönderelim, bütçemize göre. Buralar da “Yaz okulları “ adı altında ki; sportif etkinlikler, varlığını tanıma , kendine güven gibi duygularının gelişeceğine inanalım. Eğitim yılı içinde ki; konu tekrarı faydalı olacaktır. Hem de bir üst sınıfa atacağı adım güçlenecektir.
Çocuğumuzun çok önemsediği, beş duyusuna hitap edecek oyuncaklar alınması konusunda ki, isteğini yerine getirelim. Dokunarak, görerek, duyarak, koklayarak hatta tadarak oynamasına özen gösterelim.
Yetenek kapısının devamlı açık olduğu spor etkinliklerine, yönlenmesi noktasında çalışmalar yapmalıyız. Zorlayıcı davranış ve konuşmalara yer vermeden, sporla uğraşmasını özendirmeliyiz.
Tatil demek sınırsız Tv. İzlemek ya da bilgisayar da oyun oynamak olmadığını, göreceli olarak anlatalım, inandıralım. Böylelikle yalnızlığa itilmenin korkusundan kurtarmış oluruz, çocuğumuzu.
Öğretmenlerimizin ya da eğitim bilimcilerinin hazırladıkları “tatil çalışma planlarını ciddiye alıp uygulamaya koyalım . Koyalım ki ;okulda öğrenmenin önemini kavrar duruma gelsinler. Yaş durumuna göre , herkesin yaptığı tatil plan ve programları farklıdır . Uygulama da karşılaşacağımız sorunları, ulaşabileceğimiz bilirkişilerle paylaşmalıyız.
Çocuklarımız, okulların bitimiyle tatili hak ettiklerine inanırlar. Tatilin eğlenmek, dinlenmek olduğunu sanırlar. İyi de yaparlar. Koy verilmeli çocukları!. Gönüllerince eğlenmeli, dinlenmeliler bir kaç hafta. Tatil planları yapılırken; Çocuklardan ayrılma takvimleri uzun aralıklı olmamalıdır. Büyükanne, dede yanlarına gönderildiğinde, terk edilmişlik duygularına kapılırlar. Y a ailelerle birlikte ya da kısa süreli değişik ortamlarda yapılan tatiller rahatlatacaktır, onları.
Çocukların tatile girmesi, çalışan annelerin yükünü çoğaltır. Arapsaçına döner yaşamları. Anne bir an önce çocuklarının bakımını sağlamalıdır, çocuklarda bir an önce tatilin tadını çıkarmalıdır. Düşünceler çatışır aile içinde. Bir yol bulunur yinede . Anne baba izne ayrılırlar. Her zaman olduğu gibi büyükanne ve dede yetişir imdada…!
Sözün özü ; Çocuklar , çocuklarımız tatili hak ettiler . Ne mutlu ki; o çocuklara, ilgili ailelere. Ya öteki çocuklarımız? İlgisiz ailelerin elinde boy gösteren çocuklarımız. Yaşamayı sokaklarda ,oyun yuvasın da debelenmekmiş gibi gören çocuklarımız….! Onlarda tatil yapacaklar, hakkettiklerini sanarak.
Öteki diye sözünü ettiğimiz çocuklarımızın yardıma ama çok yardıma ihtiyaçları olduğunu unutmayalım. Her şey bir yana çocuklarımız bir yana..
Hoşça Kalın Çocukça Kalın….! Ellerinizi çocuklarınızın yanağından eksik etmeyin…!
İsmail ALTOK
Ellerimizi çocukların yanağından eksik etmeyeceğiz, yazınız çok anlamlı anne babalar gereken mesajları almışlardır umarım, tebrikler…