YUVAMIZ
Merhaba Sevgili Okurlar. Tatil nedeniyle sizlerden biraz uzak kaldım. Yeniden Bolu Postası yuvasında sizlerle olduğum için mutluyum. Uzun bir yaz tatili sonrası, çocuklarımız da okula başladı. İlkokula yeni başlayan miniklerimiz, okul hayatıyla tanıştı. Aileden sonra ikinci yuva dediğimiz okullarımızda, anne ve babanın yerini, öğretmenler aldı.
Bu nedenle, 2013-2014 Eğitim Öğretim Yılı’nın tüm öğretmen, öğrenci ve velilerimize hayırlı uğurlu olmasını temenni ederim.
Bu hafta sizlerle, hazır okullar da açılmışken, yuvanın öneminden söz etmek istiyorum. İçinde barınılan, karda kışta soğuktan, yazın sıcaktan korunulan sıcacık güven dolu bir sığınaktır yuva. İnsanlar evlerinde, hayvanlar kendi yuvalarında korkusuz bir şekilde hayatlarını sürdürmeye çalışırlar. Herhangi bir nedenle yuvadan uzaklaştıklarında, yuvalarına geri döneceklerini bilerek rahat davranırlar. Yiyeceklerini taşırlar beslenmek için. Ailede, anne ve babalar ya da onlardan sorumlu kim varsa çocukları için kol kanat olur.
Okul da bir yuvadır. Öğrencilerin kendini rahat ve güvende hissedebileceği bir yuva. Bu konuda öğretmenlerimizin sabırlı olması, onlar için en büyük meziyettir. Öğrencilerimiz de öğretmenlerinin gösterdiği yolun en iyi yol olduğunu bilmelidirler. Bu düşünce ile hareket etmek, hem davranış hem de sorumluluk açısından geleceğe zemin hazırlar.
Önümüzde 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü var. Hayvan sevgisi de daha küçük yaşlarda aşılanır. Ben küçükken evimizde kedimiz vardı. Pamuk gibi bembeyaz yumuşacık tüyleri, her oturduğu yere yapışırdı. Evimizdeki sedirin altına, içi kum dolu tahtadan küçük bir sandık koymuştuk. Kedimiz, orada yavrularını bile büyütmüştü. Şimdi olanaklar daha fazla. Sepeti, maması, minderi ve daha bir sürü gerekli eşya ve yiyecekleri bulmak artık çok kolay.
Yediğimiz balıklardan arta kalan atıkların, kılçığını iyice temizledikten sonra, geride daha ne kadar çok et olduğunu biliyor muydunuz? Bu artıklarla pek çok hayvanın beslenebileceğini bilmek ve farkındalığına varabilmek çok önemli. Özellikle de gidecekleri bir yuva yoksa!
On iki yıl önce bir gün, çocuklarım kuş kafesiyle eve geldikler. Maviş ve Cabbar isimli muhabbet kuşlarımıza çok alışmıştık. Şimdi aramızda olmayan kuşlarımız için yazdığım şiirle hoşça kalın demek istiyorum. Yuvanız sağlıklı, mutlu ve huzur dolu olsun.
YAVRU KUŞUM
Bir kuşum var yuvada,
Yavruları yanında.
Cik, cik diye seslenir,
Babaya haber verir.
Ne de güzel yaratmış.
Dünyamıza renk katmış.
Rengarenk tüyleriyle,
Yaradan kanat takmış.
Baharın müjdecisi,
Yavru kuşların sesi.
Aman dikkat et sakın,
Kedi kapmasın seni.
22.09.2013
Ayşe Gülten KIRICI
emeğinize sağlık öğretmenim. sağolun. iyi ki varsınız!